Çocuklarda Beslenme ve İştahsızlık

Çocuğuna yemek yedirmekte zorlanan anneler stres ve baskı altında kalırlar. Aşırı stres altındaki annenin süt üretimi azalabilir. Yoğun bir besleme gayretine girerek çocuğu ile çatışma yaşayabilir. Anne çocuğun beslenmesi için elinden gelen herşeyi yapar, her fırsatta dile getirirerek bir çare arar.

Bu çabalar çocuğun beslenmesine faydamı veriyor yoksa zararmı…?

Acaba gerçekten çocuğun yeme / iştah sorunu varmı ?

 Büyümesini ve fiziksel aktivitelerini karşılayacak kadar yiyor, ama yediği miktar size az geliyor olabilir.

 Belkide yersiz bir yedirme basıkısı ile normal seyrinde olan beslenmesinin bozulmasına  neden olabilirsiniz.

 Kendine özgü beslenme davranışlarını ve sağlıkı büyümesi için ne kadar beslenmesi gerektiğini bilmeniz sizi ve çocuğunuzu çok rahatlatır.

 Sevdiği ve sevmediği besinleri tespit ederek öğünlerini ona göre hazırlarsanız beslenmesi geri kalmaz ve tepkisinin önüne geçmiş olursunuz.  

 Çocuğa bir şeyi kabullendirmenin en iyi yolu onu gözlemlemek, dinlemek, sevdiği ve sevmediği şeyleri saygıyla karşılamak, kısacası onu anlamaya çalışmaktan geçer.

 ÇOCUĞUN YEMESİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER;

1.      Yaşı,

2.      Yaşa göre büyüme hızı,

3.      Günlük fiziksel aktiviteleri,

4.      Yemek seçimi,

5.      Besleyen kişinin yaklaşım tarzıdır.

 Yenidoğan döneminden  

•      Büyümenin en hızlı olduğu dönem yenidoğanın ilk üç ayıdır.

•      Bu dönemde besin ve kalori ihtiyacı fazladır.

•      Sindirimi çok hızlıdır ve anne sütü mideyi hızla terkeder.

•      Çok sık beslenme ihtiyacı duyar.

 Süt çocukluğu döneminde

•      Büyüme hızı giderek azalır ve bir yaşında çok yavaşlar.

•      Sanki size büyümesi durmuş gibi gelir.

•      Büyüme hızının yavaşladığı dönemlerde kalori ihtiyacı düşer.

•      Öğün sayısı erişkinlere benzemeye başlar, ama porsiyon miktarı daha azdır.

•      Sofra yemeklerini almaya başlamasıyla birlikte yeterli besin ve kaloriyi alırlar.

Oyun çağındaki çocuklar;

•      Oyun çocukları büyüme hızlarının düşük olması nedeniyle daha az yemek isteyebilirler.

•      Yemek ve benzeri eğitim içeren faaliyetleri sıkıcı bulurlar ve zaman ayırmak istemezler.

•      Bu tür faaliyetlere ilgileri çabuk dağılır.

•      Oyun sırasında harcadıkları enerji iştahlarını olumlu etkiler ve yeteri kadar beslenebilirler.

 İlk okul çağında;

•      Bu çağda büyümenin biraz hızlanması ve

•      Artan fiziksel aktiviteninde katkısı ile yeme istekleri artar.

•      Bilinç düzeyleri daha gelişmiştir, öğünlerini takip edebilirler.

•      Yemek hazırlama sürecine dahil olabilirler.

•      Bu da yemeğe ilgilerini ve iştahlarını olumlu etkiler.

 Ergenlik çağı;

•      Büyümenin en hızlı olduğu ikinci dönemdir.  

•      Artan fiziksel aktivitelerinde katkısı ile iştahları olduça açılır.  

•      Bu yaştaki gençler kendi seçimlerini yapabilir, yemeklerini ve öğünlerini belirleyebilir.

•      Fast food tarzı beslenme yerine ev yemekleri tercih edilmelidir.

•      Bu yaşlarda doğrudan yönlendirme ve zorlamadan kaçınmak gerekir.

•      Sofralar hazırlanırken yemek tercihleri dikkate alınır.  

 ÖĞÜN ZAMANI VE SÜRESİ

•      Süt çocuklarının yemeğe konsantre olabilecekleri süre ortalama 5-10 dk, daha büyük oyun çocuklarında ise 15-30 dakika kadardır.

•      Bebek ve küçük çocuklar sabah ve akşam saatlerinde daha iştahlı ve yemeye daha hevesli olurlar, ana öğünleri bu saatlere konulabilir.

•      Süt çocuğu ve oyun çocuğu döneminde 2-3 ana öğün, 1-2 ara öğün verilebilir.

•      Büyük çocuklarda öğün sayısı erişkine benzerdir

 ÖĞÜN MİKTARINI ÖLÇÜ İLE İFADE EDECEK OLURSAK

•      15 gün–bir yaş arasında çocuklar bir öğünde kilo başına 20-30 ml sıvı gıda alabilirler.

•      Katı gıda da ise kendi yumruk ölçüsü kullanılabilir.

•      İlkokul çağı ve ergenlerde öğün miktarları yaklaşık olarak erişkin ile aynıdır.

 YETERLİ BESLENEN ÇOCUK

1.      Huzurlu ve sağlıklı görünür,

2.      İdrar ve gaita çıkışı ve sıklığı normaldir,

3.      Ağırlık artışı yaşına uygun oalrak devam eder.

 BEBEKLER VE SÜT ÇOCUKLARI DOYDUĞU YA DA İSTEMEDİĞİ ZAMAN;

•      Başını sağa sola çevirir,

•      Eliyle iter,

•      Ağzından çıkarır,

•      Sesli uyarı ile anlatmaya çalışır.

İlk uyarıları anlamaz ya da görmezden gelirseniz;

•      Hırçınlaşır,

•      Bağırabilir,

•      Kaşığı fırlatabilir,

•      Tabağı devirebilir.

Bazı çocuklarda ısrarınıza tepki koyamaz;

•      Yemeye devam eder,

•      Ama sonra tüm yediklerini aniden kusabilir.

•      Çünkü 3 yaş altı çocuklar istedikleri zaman kendlerini kolayca kusturabilir.

 Öğünü ne zaman sonlandıracağımızı nasıl anlayabiliriz?

•      Bebekler ve küçük çocukların doyduğunu anlatan davranışlar sergilediğinde ve yemeğe dikkati dağıldığında,

•      Büyük çocuklar doyduğunu ifade ettiğinde,

•      Sofra zamanında aşırıya kaçılmadan öğün sonlandırılmalı.

•      Bizim istediğimiz kadar değil kendi istediği kadar yemesine müsade etmeli, bir kaç ikramdan sonra hala istemiyorsa yemeye zorlanmamalıdır.

•      Bazı öğünleri atlamasına izin verilmelidir.

•      Öğün zamanı aşılırsa yemeğe, sofraya ve yemek sunan kişeye karşı tepki geliştirebilir.

•      Bu durum devam ettirilirse yemekte zorlanan, yemek seçmeden toptan redden bir çocuk haline gelmesine neden olabilir.

 Sonuç olarak;

Sağlıklı bir çocuk yeme konsunda anne veya bakıcısı ile çatışmalar yaşamış, hırçınlaşmış, yemekleri reddetmiş olsada, biyolojik saatine göre zamanı gelince iştahı açılır ve genetik büyüme hedeflerine ulaşır.

Geriye size anıları kalır.

Çocuğunuzla mutlu vakit geçirirseniz bütün endişelerinizin kaybolduğunu ve herşeyin yoluna girdiğini görürsünüz.

Her anne çocuğunun kendini anlatma dilini zamanla öğrenir ve ne zaman acıktığını, ne zaman doyduğunu ya da ne zaman yemek istemediğini kolaylıkla anlayabilir.

Sofra zamanının hep birlikte ve en mutlu olduğunuz anlar olmasını sağlayın.  Kimse mutlu olmayacağı bir sofradan yemek yemek istemez.  

Bütün anne ve çocuklara mutluluklar dilerim.

Instagram icon
Telefon 05337212320
Email afkisaarslan@gmail.com
Adres
Acıbadem Kayseri Hastanesi Seyitgazi, Mustafa Kemal Paşa Bulvarı No:1, 38030 Melikgazi/Kayseri